Tur Fiyatı Hesaplama
Gezi Bilgileri
-
ZARHA DAĞI VEYA OF KONAKLAMA (1) , HOPA (1) , AYDER YAYLASI (1) , TRABZON VEYA OF (1) , ORDU (1)
-
OTOBÜS
-
" Artvin , Batum , Ayder Yaylası , Rize , Uzungöl , Sürmene ,Maçka ,Sümela Manastırı , Trabzon , Ordu ,Samsun , Amasya , Perşembe Yaylası , Aybastı Gölü ve DAHA FAZLASI... "
-
ANTALYA - SERİK - MANAVGAT - ALANYA
Genel Bilgiler
| BÜYÜK DOĞU KARADENİZ TURU |
6-13 HAZİRAN / 4-11 TEMMUZ / 18-25 TEMMUZ / 1-8 AĞUSTOS / 15-22 AĞUSTOS / 5-12 EYLÜL / 19-26 EYLÜL
7 GÜN | 5 Gece HOTEL KONAKLAMASI
” Artvin , Batum , Ayder Yaylası , Rize , Uzungöl , Sürmene ,Maçka ,Sümela Manastırı , Trabzon , Ordu ,Samsun , Amasya , Perşembe Yaylası , Aybastı Gölü ve DAHA FAZLASI… ”
ZARHA DAĞI VEYA OF KONAKLAMA (1) , HOPA (1) , AYDER YAYLASI (1) , TRABZON VEYA OF (1) , ORDU (1)
5 GECE KONAKLAMA
*Otellerde ve İlk Gün ki Reşadiye İle 6 Sabah Kahvaltısı ve 5 Akşam Yemeği
*Ayder Yaylası’nda Konaklama Ayrıcalığı
*Uzman Rehber Kadrosu ve Wifili, Prizli Araçla ;
*Dolu Dolu Bir Program
*Perşembe Yaylası ve Aybastı Gölü Rotası
*Varış Günü Sabah Kahvaltısı
*Milli Park Giriş Ücretleri
TUR ÜCRETİNE DAHİL !
Tur Programı
Siz Değerli Misafirlerimizi Rezervasyon Esnasında Belirtilen Noktalardan Aldıktan Sonra Sırasıyla Konya, Ankara, Amasya,Tokat Güzergahını Takip Ederek Tokat Reşadiye de FİYATA DAHİL Alacağımız Kahvaltı sonrasında Ordu - Perşembe'ye Varıyoruz.
Konaklama: Bu Gece Konaklama Yoktur. " GECE YOLCULUĞU "
Gerekli Molalarımızın Ardından Ordu - Perşembe'ye Vararak Kahvaltımızı FİYATA DAHİL Olarak Alıyoruz. Kahvaltımızın Ardından Perşembe Yaylasını Ziyaret Ediyor ve Perşembe Yaylası'nın Doğal Güzelliklerinden Biri Olan Eşsiz Mendereslerini Ziyaret Ediyor ve Fotoğraf Çekimi İçin Sizlere Serbest Zaman Veriyoruz.
Rehberimiz Tarafından Gerekli Anlatımlar Sağlandıktan Sonra Ardından Karadeniz Sahil Şeridine İnerek , Giresun'a Doğru Hareket Ediyoruz. Yol Üzerinde Giderken Karadeniz'in Tek Adası Olan Giresun Adası'nı Panoramik Olarak Görüyor ve M.Ö. 2. Yüzyılda Şehir ve Kıyı Güvenliği İçin İnşa Edilmiş Olan Giresun Kalesi'ni Panoramik Olarak Seyredip, Giresun'da Öğle Yemeği Molası Veriyoruz.
Öğle Yemeğimizin Ardından Yolculuğumuz Rehberimizin Anlatımı ve Eğlenceli Anlarımızla Tirebolu - Görele - Vakfıkebir Üzerinden Trabzon Şehir Merkezine Doğru Hareket Edecektir. Trabzon'a Vardığımızda, Soğuksu Mevkiinde Yer Alan, Mustafa Kemal ATATÜRK' ün Trabzon Şehrini Ziyaretleri Sırasında Kullandığı Büyük Konağı Ziyaret Edecek ve Fotoğraf Makinelerimize Güzel Anılar Sığdıracağız. Z
iyaretimizin Ardından Rehberimizin Vereceği Bilgiler Doğrultusunda Konaklamak için Trabzon'daki otelimize geçiş sağlıyoruz.
Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
Konaklama: Trabzon
(1.GECE KONAKLAMA)
Kahvaltımızın Ardından 1090m Rakımlı, Doğa Harikası Uzungöl Gezimizi Yapıyoruz, Dağların Üzerinde Sisli Bir Göl Olan Uzungöl Atmosferini Yaşadıktan ve Fotoğraflarımızı Aldıktan Sonra, Karadeniz'in En Güzel Lezzetlerinden Biri Olan İspir Fasülyesini Yemek Üzere Çayeli'nde Öğle Yemeği Molası Veriyoruz.
Çayeli'nde Aldığımız Yemeğimizin Ardından Rize Bezi mağazasını ziyaret ediyoruz ve burada yöresel rize bezlerinden yapılma bandana,kıyafetler,yazma vb. alımı için sizlere serbest zaman veriyoruz. Serbest Zamanımızın Ardından Yolculuğumuz Ülkemizin Kuzeydoğu'sunda Artvin İli Sınırları İçerisinde Yer Alan, Doğal Güzellikleri İle Adeta Bir Cenneti Andıran Borçka - Karagöl Olacaktır. Burada bizleri bekleyen FİYATA DAHİL dolmuşlarımıza binip 40 dakikalık bir yolculuk ile Borçka Karagöl'e ulaşıyoruz. 1500 rakımlı bir dağ üzerinde bulunan doğa harikası bu gölün tabiatına doyamayacaksınız.
Bu görsel şölenin ardından dinlenmek ve akşam yemeğimizi almak üzere otelimize geçiyoruz. İsteyen misafirlerimiz için ekstra olarak gece Batum gezi organizasyonu gerçekleştiriyoruz. Batum organizasyonu için yurtdışı çıkış harcı, Batum içi ulaşım ve gezi hizmeti İSTEĞE BAĞLI ve KİŞİ SAYISINA BAĞLI olarak ekstra ücretlendirilecektir.
Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
Konaklama: Peronti Hotel,Paluri Hotel,Sarp Hotel vb.
(2.GECE KONAKLAMA)
Otelde alacağımız kahvaltımızın ardından doğanın hayat bulduğu Rize Bölgesi'nin özel yaylalarını ziyaret etmek üzere yola çıkıyoruz. Fırtına Vadisi ve Deresi'nin eşliğinde seyre doyulmaz bir manzara ile Çamlıhemşin'e ulaşıyoruz. Fırtına Deresi üzerinde gerçekleştireceğimiz zipline aktivitemiz(ekstra) sonrasında bizi bekleyen FİYATA DAHİL olan dolmuşlarla hava şartlarına bağlı olarak Badara Yaylasını ziyaret ediyoruz.
Bulutlar üzerindeki bu yolculuk sizlere Karadeniz'in Yeşilini tam anlamıyla yaşatacak ve unutulmaz anılarınızı fotoğraf karelerine sığdıracaksınız. Sonraki programımız Çay Bahçeleri'ni ziyaret etmek olacaktır. Öğle saatlerinde Ayder Yaylası'na doğru hareket ediyoruz ve Karadeniz'in bu meşhur yaylasında genişçe bir serbest zaman alarak programımıza devam ediyoruz.
Arzu ederseniz bölgenin laz böreği,kırçan,helva,muhlama vb. yöresel lezzetlerini tadabileceksiniz. Günü sonlandırarak dinlenmek üzere otelimize geçiyoruz.
Konaklama ve akşam yemeği otelimizde
Konaklama: Sis Hotel,Hilaz Hotel, Hanedan Hotel, Nehirim Hotel,Puğari Hotel vb. (FIRTINA DERESİ VEYA AYDER YAYLASI KONAKLAMA)
(3. GECE KONAKLAMA)
Sabah otelimizde alacağımız kahvaltı sonrasında, Çamlıhemşin'e hareket ediyor ve bizleri bekleyen FİYATA DAHİL dolmuşlara binerek eğlenceli bir yolculuk ile Çat Vadisi'nden geçiyor ve Tarihi Çinçiva Kemer Köprüsü'ne ulaşıyoruz. Çat Deresi ve yemyeşil doğayı fotoğraflayıp yolumuza doğanın içerisinden adeta fışkıran harika görseli ile Palovit Şelalesi'ni görmek üzere devam ediyoruz.
Küçük bir doğa yürüyüşünün ardından dolmuşlarımıza binip kartal yuvası misali vadide yükselen Zilkale'sine ulaşıyoruz. Buradaki ziyaretlerimizi tamamlayıp Çamlıhemşin'e geri dönüyoruz. Ardından Dünyaca Ünlü "Bıçak Kesen Bıçak" Diye Adlandırılan Sürmene Bıçağının Yapılış Hikayesini Yerinde Ustalarından Dinlemek Ve Alışveriş Yapabilmek Için Müze Tadında Bir Sürmene Bıçağı Mağazasına Uğruyoruz.
Karadenize Gelinirde Çay Fabrikasına Uğramadan Geçilirmi? Bir Çay Fabrikasına Uğrayıp, Çaylarımızı Yudumlarken Ülkemizde Günde 250 Milyon Bardak Tüketildiği Söylenen Çayın, Soframıza Geliş Hikayesini Dinliyoruz.Günü sonlandırarak dinlenmek üzere otelimize geçiyoruz.
Konaklama ve Akşam Yemeği Otelimizde.
Konaklama: Zarha Dağı VEYA Of
(4. GECE KONAKLAMA)
Kahvaltımızın Ardından, Doğasına Hayran Kalacağınız, Orada Yaşamış Olanların Hayatlarını Nasıl Geçirdiklerini Hayretle Düşünürken, Fotoğraf Makinelerinizi Elinizden Düşürmeyeceğiniz Sümela Manastırının Bulunduğu Maçka Da Bulunan Altındere Milli Parkını Ziyaret Ediyoruz. Ziyaretimizin Ardından Maçka'da Yöresel Hamsiköy Sütlacının Tadına Bakma Fırsatına Erişiyoruz. Ardından Trabzon Akçaabatta, Meşhur "Akçaabat Köftesi"ni Tadabileceğimiz Bir Mekanda Öğle Yemeği Molası Veriyoruz. Sonrasında, Giresun Merkeze Doğru Yol Alıp Bir Fındık Bahçesi Ziyaret Ediyoruz Burada Meşhur Giresun Hediyelik Çotanak Fındık Alışverişimizi Yaptıktan Sonra Tireboluda Çay Ve Fındık Ezmesi Molası Veriyoruz.Oldukça Modern Bir Şehir Olan Ordu Ya Varıp Otelimize Yerleşiyoruz, Ardından Gecesi Ayrı Bir Güzelliğe Sahip Olan, Bu Şehrin Işıklarını, Bulutlara Dokunur Bir His Ile Izleyebileceğimiz, Boztepe'ye Teleferik Ile Çıkıyoruz Ve Sonrasında Konaklama İçin Tekrar Otelimize Geçiyoruz.
Konaklama ve Akşam Yemeği Otelimizde.
Konaklama: Anemon Hotel,Kubaliç Hotel, Ramada Hotel,The Wyspy Hotel, Grand Tesk Hotel , Cotyora Hotel vb.
(5. GECE KONAKLAMA)
Kahvaltımızın Ardından Günümüzün Ziyaretlerine Samsun Da Bulunan, Ülkemizin Gizli Kahramanlarından Olan "Bandırma Vapuru" Ile Başlıyoruz, Daha Sonra Ilk Adım Anıtı Ve Yabancılar Çarşısını Da Gezip, Pidenin Memleketi Samsunda, Herşey Yerinde Güzeldir Mantığıyla Öğle Yemeğimizi Aldıktan Sonra, Ferhat Ile Şirini Ve Yeşilırmak Kenarında Bulunan Meşhur Konakları Ile Ünlü Amasya Ya Geçiyoruz, Şehzadeler Yolu Ve 2. Beyazıd Külliyesi Ziyaretimizi De Tamamlayıp, Serbest Zamanımızı Geçirdikten Sonra Yolumuza Devam Edip Çorum güzergahında Leblebi Alışverişi Yapıyoruz.
NOT: Bu gece konaklama yoktur. - GECE YOLCULUĞU
Sabah Evimize Varmış Oluyoruz, ve bir başka turda görüşmek dileğiyle sizlerden ayrılıyoruz.
Doğu Anadolu Turumuzuda inceleyebilirsiniz.
FİYATLAR VE TARİHLER
Tarih | İki Kişilik Odada Kişi Başı | Tek Kişi | İki Yetişkin Yanında 1. Çocuk |
---|---|---|---|
29.04.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
06.06.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
04.07.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
18.07.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
01.08.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
15.08.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
05.09.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
19.09.2025 | 17.750 TL | 21.750 TL |
0 – 1 Yaş: Ücretsiz 2 – 5 Yaş: 4.750 TL 6 – 11 Yaş: 12.750 TL |
DAHİLLER
Fiyata Dahil Olan Hizmetler
- 5 GECE OTEL KONAKLAMASI
- VARIŞ GÜNÜ SABAH KAHVALTISI
- OTELLERDE AKŞAM YEMEĞİ VE KAHVALTI
- PERŞEMBE YAYLASI VE AYBASTI YAYLASI ÇIKIŞ
- BADARA YAYLASI DOLMUŞLARI
- ÇEÇEVA ÇAY BAHÇESİ DOLMUŞLARI
- KARAGÖL DOLMUŞLARI
- ZİL KALE VE PALOVİT ŞELALESİ DOLMUŞLARI
- SÜMELA MANASTIRI DOLMUŞLARI
- ALTINDERE ve KAÇKAR DAĞLARI MİLLİ PARKI ile UZUNGÖL ve KARAGÖL TABİAT PARKI ALANLARINA GİRİŞ ÜCRETİ
- SEYAHAT SİGORTASI
- KOKARTLI REHBERLİK HİZMETİ
- DONANIMLI ARAÇLARLA ULAŞIM
Fiyata Dahil Olmayan Hizmetler
- Boztepe Teleferik Ücreti
- Batum Gezisi Ekstra ( Yeterli Sayıya Ulaşıldığı Takdirde Giriş Sağlanacaktır. )
- Otel Dışında Alınacak Olan Yemekler ve Kişisel Harcamalar
- Özel Müze Giriş Ücretleri
- Müze Kartı yanınızda bulundurunuz.
Hakkında
Sümela Manastırı: Karadeniz’in Efsanevi Mirası
Sümela Manastırı, Trabzon’un Maçka ilçesinde, Altındere Vadisi’nin sarp kayalıklarına inşa edilmiş, tarihi ve dini açıdan büyük öneme sahip bir manastırdır. Deniz seviyesinden yaklaşık 1.200 metre yükseklikte yer alan bu muazzam yapı, Hristiyanlık tarihinin en önemli manastırlarından biri olarak kabul edilir.
Meryem Ana’ya adanmış olan Sümela Manastırı, hem doğal güzellikleri hem de tarihî önemi nedeniyle Karadeniz’in en çok ziyaret edilen turistik noktalarından biridir. Aynı zamanda, yüzyıllardır birçok efsaneye, sanata ve kültüre ev sahipliği yapmış bir ibadet merkezi olarak varlığını sürdürmektedir.
Sümela Manastırı’nın Tarihi
Kuruluşu ve İlk Dönemleri
Sümela Manastırı’nın ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikte, tarihçiler ve araştırmacılar tarafından MS 4. yüzyılda, Bizans İmparatoru I. Theodosius (375-395) döneminde kurulduğu düşünülmektedir.
Efsaneye göre, Atinalı iki keşiş olan Barnabas ve Sophronios, aynı rüyayı görerek Hz. Meryem’in onlara manastırın yerini gösterdiğini iddia etmişlerdir. Bunun üzerine keşişler, Altındere Vadisi’nin sarp kayalıklarına Sümela Manastırı’nı kurmuşlardır.
Bizans Döneminde Sümela Manastırı
Manastır, özellikle Bizans İmparatorluğu döneminde büyük bir dini merkez haline gelmiştir.
İmparator II. Justinianus (527-565) döneminde manastır genişletilmiş ve mimari açıdan daha gelişmiş bir yapıya kavuşmuştur.
9. yüzyılda, Trabzon bölgesi Arap akınlarına maruz kalınca manastır büyük zarar görmüş ve harap olmuştur. Ancak, III. Leon’un (717-741) bölgeyi yeniden fethetmesiyle manastır onarılmıştır.
Trabzon Komnenosları Döneminde (1204-1461) Sümela Manastırı, en parlak dönemlerinden birini yaşamıştır.
İmparator III. Alexios (1349-1390), manastırı daha da büyütmüş ve birçok bağışta bulunmuştur.
İmparatorlar, bölgenin en kutsal alanlarından biri olarak gördükleri Sümela’ya saygı göstermiş, burada yapılan ibadetleri desteklemişlerdir.
Osmanlı Döneminde Sümela Manastırı
Fatih Sultan Mehmet’in 1461 yılında Trabzon’u fethetmesiyle bölge Osmanlı topraklarına katılmıştır. Ancak, Sümela Manastırı Osmanlı döneminde de varlığını sürdürmüş ve Osmanlı padişahları tarafından koruma altına alınmıştır.
II. Bayezid (1481-1512) ve Yavuz Sultan Selim (1512-1520), manastıra çeşitli ayrıcalıklar tanımıştır.
III. Murad (1574-1595), Sümela’ya önemli bağışlar yaparak manastırın ekonomik gücünü artırmıştır.
Sümela Manastırı, Osmanlı döneminde Hristiyan keşişler için önemli bir dini merkez olmaya devam etmiştir.
19. Yüzyılda Altın Çağı
Sümela Manastırı 19. yüzyılda büyük bir restorasyon sürecinden geçmiş ve mimari açıdan en görkemli haline ulaşmıştır.
Manastır, kilise freskleriyle süslenmiş, yeni odalar ve misafirhaneler eklenmiştir.
Balkanlar, Rusya ve Yunanistan’dan gelen Hristiyanlar burayı bir hac merkezi olarak görmüşlerdir.
Ancak, 20. yüzyılın başlarında, özellikle I. Dünya Savaşı sırasında Rusların bölgeyi işgal etmesiyle manastır eski ihtişamını kaybetmiştir.
Sümela Manastırı’nın Terk Edilişi ve Günümüzdeki Durumu
1923 yılında Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi nedeniyle manastır terk edilmiştir.
Yunan Ortodoks keşişleri bölgeden ayrılınca Sümela kaderine terk edilmiştir.
1926’da çıkan büyük bir yangın, manastıra ciddi zarar vermiştir.
Sonrasında defineciler tarafından talan edilmiş ve uzun yıllar bakımsız kalmıştır.
Günümüzde, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın girişimleriyle Sümela Manastırı restore edilmekte ve turizme kazandırılmaktadır. 2021 yılında uzun bir restorasyon sürecinin ardından yeniden ziyaretçilere açılmıştır.
Sümela Manastırı’nın Mimari Yapısı
Sümela Manastırı, kayalara oyulmuş yapısıyla dünya üzerindeki en etkileyici manastırlardan biridir.
Ana Kilise ve Freskler
Manastırın en önemli bölümlerinden biri Ana Kaya Kilisesi’dir.
Kilisenin içi Hz. İsa, Hz. Meryem ve melek figürleriyle süslenmiştir.
Bizans sanatının en güzel fresklerinden bazıları burada yer almaktadır.
Kütüphane ve Yazmalar
Manastır, bir dönem önemli bir eğitim merkeziydi ve kütüphanesinde paha biçilmez el yazmaları bulunuyordu.
Ancak, zamanla bu eserlerin çoğu çalınmış ya da kaybolmuştur.
Su Kemeri ve Yaşam Alanları
Manastıra su taşımak için yapılan su kemeri, mimari bir mühendislik harikasıdır.
Keşişlerin yaşadığı odalar, mutfaklar ve misafirhaneler kayalara oyularak inşa edilmiştir.
Sümela Manastırı ve Turizm
Sümela Manastırı, günümüzde Türkiye’nin en çok ziyaret edilen turistik yerlerinden biridir.
Her yıl binlerce yerli ve yabancı turist burayı görmek için Trabzon’a gelir.
Manzaranın eşsiz güzelliği, doğa ile iç içe bir keşif deneyimi sunar.
Ziyaretçiler, manastıra çıkan patika yolu kullanarak muhteşem bir yürüyüş yapabilirler.
Trabzon Atatürk Köşkü
Trabzon Atatürk Köşkü, şehrin en önemli tarihi yapılarından biri olup, Mustafa Kemal Atatürk’ün Trabzon ziyaretlerinde konakladığı ve vasiyetini kaleme aldığı köşk olarak bilinmektedir. Yemyeşil çam ormanlarıyla çevrili olan bu etkileyici yapı, Trabzon’un Soğuksu semtinde yer almaktadır ve denizden yaklaşık 350 metre yükseklikte konumlanmıştır. Hem mimarisi hem de tarihi önemiyle Trabzon’un en çok ziyaret edilen turistik noktalarından biridir.
Atatürk Köşkü’nün Tarihi
Köşkün Yapılışı ve İlk Sahipleri
Atatürk Köşkü, 1903 yılında ünlü bir Rum asıllı banker olan Konstantin Kabayanidis tarafından yazlık konut olarak inşa edilmiştir.
Batı Rönesans mimarisinin etkilerini taşıyan köşk, o dönemin en zarif yapılarından biri olarak dikkat çeker.
İtalyan mimarisiyle inşa edilen bina, Avrupa tarzı çatı yapısıyla Trabzon’daki diğer Osmanlı mimarisinden ayrılır.
Köşk, I. Dünya Savaşı ve Trabzon’un işgali döneminde sahipsiz kalmış ve daha sonra Türk yönetimine geçmiştir.
Atatürk’ün Trabzon Ziyaretleri ve Köşk
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Trabzon’a yaptığı ziyaretlerde bu köşkte konaklamıştır.
İlk olarak 15-17 Eylül 1924’te Trabzon’a geldiğinde burada misafir edilmiştir.
10-12 Haziran 1937’deki son ziyaretinde, Türkiye’nin geleceği ile ilgili en önemli kararlardan biri olan mal varlığını Türk milletine bağışlama vasiyetini burada kaleme almıştır.
Atatürk’ün Trabzon’da geçirdiği bu anlamlı zamanlar nedeniyle, köşk onun anısına 1937 yılında Trabzon Belediyesi tarafından kendisine hediye edilmiştir.
Mimari Yapısı ve Özellikleri
Trabzon Atatürk Köşkü, dört katlı bir yapı olup, iç ve dış mimarisiyle oldukça göz alıcıdır.
Birinci kat: Ziyaretçileri etkileyen büyük bir giriş salonu, geniş oturma odaları ve şömineler bulunmaktadır.
İkinci kat: Atatürk’ün çalışma odası, yatak odası ve misafir odaları yer almaktadır.
Üçüncü kat: Balkonlarıyla dikkat çeken bu kat, Karadeniz manzarasını en iyi görebileceğiniz bölümdür.
Bodrum katı: Hizmet bölümü ve mutfak olarak tasarlanmıştır.
Köşkün dış cephesi beyaz sıvalı olup, büyük pencereleri ve estetik balkonlarıyla klasik Avrupa mimarisinin izlerini taşımaktadır.
Müzeye Dönüştürülmesi ve Günümüzdeki Durumu
Atatürk’ün vefatının ardından köşk müzeye dönüştürülmüş ve ziyarete açılmıştır. Bugün müzede:
Atatürk’ün kişisel eşyaları,
O döneme ait mobilyalar,
Atatürk’ün yazılı vasiyeti,
Eski fotoğraflar ve belgeler sergilenmektedir.
Trabzon Atatürk Köşkü, günümüzde hem tarih meraklıları hem de turistler için mutlaka görülmesi gereken bir yer olarak önemini korumaktadır.
Ayder Yaylası: Karadeniz’in Doğal Cenneti
Ayder Yaylası, Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’nde, Rize ilinin Çamlıhemşin ilçesinde yer alan ve doğasıyla ünlü bir yayladır. Deniz seviyesinden yaklaşık 1350 metre yükseklikte bulunan bu yayla, eşsiz doğal güzellikleri, termal suları, yemyeşil ormanları ve geleneksel yayla kültürüyle ünlüdür. Ayder, doğa tutkunlarının, fotoğrafçıların ve turistlerin mutlaka görmek istediği yerlerden biridir.
Ayder Yaylası’nın Tarihi
Ayder Yaylası, geçmişte Hemşinliler ve Lazlar tarafından yaylacılık faaliyetleri için kullanılan bir bölgeydi. Yöre halkı yaz aylarında buraya çıkarak hayvancılık yapar, süt ürünleri üretir ve serin havasından faydalanırdı.
Yaylanın popülerliği özellikle 1980’li yıllardan sonra artmaya başlamış, bölge hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekmiştir. Günümüzde Karadeniz turizminin en önemli merkezlerinden biri haline gelmiştir.
Ayder Yaylası’na Nasıl Gidilir?
Ayder Yaylası, Rize şehir merkezine yaklaşık 85 km uzaklıktadır. En yakın havaalanı Trabzon Havalimanı’dır, buradan kara yoluyla ulaşım sağlanabilir.
Trabzon’dan Ayder Yaylası’na ulaşım: Yaklaşık 2 saatlik bir araba yolculuğu gerektirir.
Rize’den Ayder Yaylası’na ulaşım: Çamlıhemşin ilçesi üzerinden yaklaşık 1,5 saatte yaylaya ulaşabilirsiniz.
Toplu taşıma: Rize ve Çamlıhemşin’den minibüslerle Ayder Yaylası’na ulaşmak mümkündür.
Ayder Yaylası’nın Doğal Güzellikleri
Ayder Yaylası, zengin bitki örtüsü, şelaleleri, termal suları ve muhteşem manzaralarıyla doğa severler için tam bir cennet.
Ayder Ormanları
Ladin, kayın ve kestane ağaçlarıyla kaplı geniş ormanlık alanlar, Ayder’e ayrı bir güzellik katmaktadır.
Sonbaharda kızıl, sarı ve yeşilin muhteşem tonlarına bürünen ormanlar, doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için harika bir ortam sunar.
Gelintülü Şelalesi
Ayder Yaylası’nın en bilinen doğal güzelliklerinden biridir.
Gelintülü Şelalesi, yüksekten süzülerek akarken adeta bir gelin duvağı görünümüne sahiptir.
Yaz aylarında bile buz gibi soğuk suyu ve çevresindeki yemyeşil doğa, ziyaretçileri büyülemektedir.
Termal Kaplıcalar
Ayder Yaylası, şifalı termal sularıyla ünlüdür.
46°C sıcaklığa sahip bu doğal kaplıca suları, romatizmal hastalıklara ve cilt rahatsızlıklarına iyi gelmektedir.
Turistler, termal otellerde konaklayarak bu doğal şifa kaynağından yararlanabilirler.
Ayder Yaylası’nda Yapılacak Aktiviteler
Yayla Yürüyüşleri ve Trekking
Ayder Yaylası, doğa yürüyüşü yapmak isteyenler için harika rotalara sahiptir.
Fırtına Vadisi boyunca yürüyüş yapabilir, nefes kesen manzaralar eşliğinde doğanın tadını çıkarabilirsiniz.
Zirveye doğru çıktıkça sisli dağ manzaralarıyla büyüleyici bir yolculuk yapabilirsiniz
Rafting ve Su Sporları
Ayder Yaylası’na giderken geçilen Fırtına Deresi, Türkiye’nin en iyi rafting noktalarından biridir.
Profesyonel ve amatör rafting severler için farklı parkurlar bulunur.
Kano ve zipline gibi ekstrem sporları da deneyebilirsiniz.
Heliski (Helikopter ile Kayak)
Ayder Yaylası, Türkiye’de heliski sporunun yapıldığı en önemli noktalardan biridir.
Özellikle kış aylarında, profesyonel kayakçılar helikopterle dağ zirvelerine bırakılarak serbest kayak yapmaktadırlar.
Geleneksel Yayla Kültürü ve Festivaller
Ayder Yaylası’nda her yıl geleneksel “Ayder Yayla Şenlikleri” düzenlenir.
Bu şenliklerde boğa güreşleri, horon gösterileri, yayla göçü gibi geleneksel Karadeniz kültürüne özgü etkinlikler yapılır.
Ayrıca yöresel yemekler ve el sanatları stantları da ilgi görmektedir.