Tur Fiyatı Hesapla/Ön Rezervasyon Yap
Tur Fiyatı Hesapla/Ön Rezervasyon Yap
Gezi Bilgileri
-
4 Gece Seçkin Otellerde Konaklama Fırsatı
-
Uçaklı
-
Gaziantep - Halfeti - Göbeklitepe - Harran - Şanlıurfa - Mardin - Midyat - Dara Antik Kenti Diyarbakır - Nemrut - Adana
-
Antalya Havalimanı
-
5.950 TL
-
15.450 TL
-
19.450 TL
-
22.950 TL
Genel Bilgiler
Binlerce Yıllık Bir Tarih, Tarihin Sıfır Noktası JULIET TUR Farkıyla
UÇAKLI BÜYÜK GAP TURU
5 GÜN | 4 Gece HOTEL KONAKLAMASI
EKSTRA TUR ÜCRETİ YOK !
Gaziantep – Halfeti – Göbeklitepe – Harran – Şanlıurfa – Mardin – Midyat –
Dara Antik Kenti – Diyarbakır – Nemrut – Adana
GAZİANTEP (1) ŞANLIURFA (1), DİYARBAKIR (1), MARDİN (1) KONAKLAMA
Antalya – Adana ve Diyarbakır – Antalya Uçuşları DAHİL
Nemrut Dağı Çıkış Organizasyonu ve Araçları DAHİL
Bölgeye Varış Günü Yolda Alınacak Olan Kahvaltı DAHİL
Şanlıurfa Yemekli Sıra Gecesi Eğlencesi DAHİL
Harran Kümbet Evler DAHİL
Tüm Otellerde Alınacak Olan Kahvaltı DAHİL
Mardin Otelimiz Hariç Tüm Otellerde Alınacak Olan Akşam Yemeği DAHİL
Halfeti/Savaşan Köyü Tekne Turu DAHİL
TURLARIMIZ JULİET TUR FİRMA REFAKATİ İLE GERÇEKLEŞECEKTİR.
TUR ÜCRETİNE DAHİL !
Tur Programı
ANTALYA HAVALİMANI İÇ HATLAR / ANTALYA – ADANA SUNEXPRESS HAVAYOLLARI İLE UÇUŞUMUZ GERÇEKLEŞECEKTİR.
Antalya Havalimanında Acenta görevlimiz ve Rehberimizle Buluşuyoruz.
Ekip arkadaşımız uçuştan önce sizlerin kontuar ve check- in işlemlerinize yardımcı olacaktır.
İşlemlerin ardından kapılara yönlendirileceksiniz. Seyahat bagaj hakkınız 15 Kg, el bagajı hakkınız ise 8 Kg ile sınırlıdır.
Uçağımız direkt ulaşım olup Antalya - Adana uçuşudur.
Adana Havalimanına inişimizden sonra aracımız bizleri iç hatlar çıkış kapısında bekliyor olacaktır.
Adana'da FİYATA DAHİL OLAN kahvaltımızı Adana Taş Köprü manzarası eşliğinde aldıktan sonra o tarihi anları karelerimize alıp ölümsüzleştirerek Gaziantep'e doğru yola koyuluyoruz.
Gaziantep'e doğru giderken Balkanların ve Orta Doğu'nun en büyük camisi olan Sabancı Camisini Panoramik olarak rehberimizin anlatımıyla görme fırsatını yakalıyoruz.
Helenistik dönemde “Toroslardaki Antakya” anlamına gelen ‘Antiochia Ad Taurum’ adı verilen, Arap kaynaklarda Ayıntap olarak geçen, güneydoğu anadolu bölgesinin sosyo-ekonomik açıdan en gelişmiş ili Gaziantep’i tanımaya başlıyoruz.
Şehir merkezinde yürüyerek yapacağımız gezimizde dar sokakları ve Osmanlı İmparatorluğu döneminden günümüze ulaşan Hanları gördükten sonra Tahmis kahvesine ulaşıyoruz.
İlk kez 1638 yılında yapılan 1901 yılındaki yangından sonra yenilenerek günümüze gelen Tahmis Kahvesi’nde vereceğimiz mola ardından artık çarşılarda satılan birbirinden güzel Yemeniler, meşhur Almacı pazarından yöreye özgü baharatlardan ve yörede Bandırma olarak bilinen cevizli sucuklardan ve Bakırcılar çarşısında satılan birbirinden güzel bakır eserlerden almak için vereceğimiz serbest zaman ardından Büyük İskender tarafından geçit yeri anlamında isimlendirilen ZEUGMA’dan çıkartılan mozaiklerin sergilendiği Zeugma Mozaik Müzesi'ne ulaşacağız. Dünyaca ünlü ‘Çingene Kızı’ mozaiğinin yanı sıra konusunu Yunan mitolojisinden alan mozaikleri rehberimizin anlatımları eşliğinde gördükten sonra konaklamamızı gerçekleştirmek üzere otelimize geçiyoruz.
Konaklama ve akşam Yemeği otelimizde.
Konaklama:Gaziantep 5* Shimall Kongre Deluxe Hotel Veya Ramada Hotel
NOT : 2-6 Temmuz turumuz Gaziantep başlangıçlıdır. Yüksek sıcaklıklardan dolayı 3 saatlik boş güzergahı kaldırılmıştır, öğle saatleri uçuşu ile saat 14:30'da Gaziantep Havalimanına uçağımız iniş sağlayacaktır. Öğle saatlerinde iniş sağlandığı için 2-6 Temmuz Tarihimizde diğer tarihlerimizde bulunan ilk gün kahvaltı seçeneği bulunmamaktadır.
NOT : 2-6 Temmuz ile diğer tarihler arasında kahvaltıdan dolayı herhangi bir fiyat değişimi yoktur. Antalya-Gaziantep parkuru, Antalya-Adana parkurundan daha maliyetli olup bu maliyet tur konforu adına misafirden talep edilmeyecektir.
Sabah kahvaltımızın ardından Fırat nehri üzerinde kuzeyden güneye 4. baraj olan Birecik Barajı ile bir kısmı sular altında kalan Halfeti’ye doğru yola çıkıyoruz.
Bizi bekleyen özel teknemizle Birecik baraj gölü üzerinde birbirinden güzel manzaraların eşliğinde yaklaşık bir saat sürecek TUR FİYATINA DAHİL Halfeti Tekne Turumuza başlıyoruz.
Tekne turumuz esnasında ilk dikkatimizi çeken Fırat nehri ile Merziman Çayı’nın birleştiği noktada kurulan heybetli Rumkale oluyor.
Kalenin ardından bir zamanlar yaşam alanı olarak kullanılmış mağara evlerinin anlatımını dinledikten sonra önemli bir kısmı sular altında kalmış olan Savaşan köyünü, sular altında kalan caminin suların üzerinde kalan tek kısmı olan minaresini görüp fotoğrafladıktan sonra tekrar otobüsümüzle buluşup Şanlıurfa’da bulunan Hz. Eyüp Makamını ziyaret etmek için çıkıyoruz.
Ziyaretimizin ardından Şanlıurfa’nın yöresel yemeklerini tadıp ve yöresel ürünlerinden alarak rehberimizle birlikte sırasıyla Balıklı Göl, Ayn Zeliha Gölü, Hz. İbrahim’in Doğduğu Mağara noktalarını geziyor ve gezimizin ardından otelimize geçiyoruz.
Otelde odalarımızda hazırlandıktan sonra TUR FİYATINA DAHİL olan Yemekli Sıra Gecesi Programımız için aracımıza geçiş yapıp Sıra Gecesinin Yapılacağı Mekana geçiyoruz.
Akşam yemeğimizi sıra gecesi programında alıyor hem eğleniyor hem de güzel anılar biriktiriyoruz. Konaklama otelimizde.
Konaklama: 5*Nevali Otel
Sabah kahvaltımızın ardından Harran’a doğru yola çıkıyoruz.
Kentin meşhur Konik kümbet evlerinden olan Kültür Evi 'ni ziyaret ediyor, yöresel halktan bilgiler alıyor ve yöreye ait kıyafetler ile bol bol fotoğraflar çekiliyoruz.
Daha sonrasında insanlığın bilinen ilk mabedine, Göbeklitepe’ye doğru yola çıkıyoruz. 1996 yılında kazı çalışmaları başlayan Göbeklitepe’nin Neolitik dönem insanının kutsal tapım merkezi olduğu bilinmektedir.
Göbeklitepe ziyaretimizin ardından, Narince mevkiinden bizlere özel olarak ayarlanmış TUR FİYATINA DAHİL minibüslere binerek Nemrut Dağı’na yolculuğumuz devam edecektir.
Nemrut Dağı’na girişler müzekart ile sağlanacaktır.
Nemrut Dağı’nın yükseltisi 2150 mt olduğu için üzerimizi polar,şal,mont vb. kıyafetler almamız gerekmektedir.
Batı terasında harika fotoğraflar çekilip, Nemrut Dağı’na çıkış için yürümemiz gereken mesafeyi çıktıktan sonra Kommagene Krallığı’na ait heykelleri görebileceğiz.
Ardından Otelimize yerleşmek için Diyarbakır'a doğru yola çıkıyoruz
Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
Konaklama:Prestige Otel
(3.GECE KONAKLAMA)
Otelde alacağımız sabah kahvaltısının ardındanilk varacağımız nokta Diyarbakır’ın ÜNLÜ ULU CAMİİ'Sİ Olacak.
Türkiye'nin en eski camiilerinden olan Meşhur Ulu Camiinin en belirgin özelliği yazıtlar,kabartmalar ve mimari benzetmelerin bulunmasıdır.
Tüm bu özellikler ise farklı dönemi yansıtmaktadır.Sonrasında Dicle Vadisinde bulunan 10 GÖZLÜ KÖPRÜ'YLE panoramik bir şekilde göreceğiz. Dicle Vadisine doğru giderken UNESCO Dünya Kültür Listesi'ne girmeyi başarabilmiş noktalarından olan HEVSEL BAHÇELERİNİ'de panoramik bir şekilde Rehberimizin anlatımıyla göreceğiz.
Ülkemizin en önemli nehirlerinden birinde bulunan 10 gözlü köprü, Mervaniler döneminde 1065 yılında yaptırılmış olup, on kesik kemer üzerine inşa edilmiştir ve Dicle'nin iki yakasını birleştiriyor oluşu ile çok önemli bir değere sahiptir. Rehberimizin anlatımıyla bu noktayı panoramik bir şekilde gördükten sonra Mardin'e doğru yolumuza devam edilmektedir.
Mardin de ilk durağımız olan Midyat Konuk evi (SILA/HERCAİ KONAĞI) ziyaretimizi gerçekleştiriyoruz.
Mistik atmosferi ve yapısıyla burada bir çok güzel poz yakalayabilir ve ölümsüzleştirebilirsiniz .
Turumuzun devamında Midyat merkeze doğru yola çıkıyoruz.
Rehberimiz Midyat’a gittiğinizde sizlerin Türkiye üzerinde herhangi bir noktada bulamayacağınız Telkari Gümüş İşçiliği’nin olduğu bölgede Midyata özgü olan yöresel şal bağlayabilir ve Midyat hint kınasını işin üstadlarından deneyimleyebilirsiniz o yöreye özgü Süryani şarabı ve Likör alışverişi için sizlere alışveriş noktaları önerilecektir.
Ayrıca dünyaca ünlü birçok firmanın ürünlerini o noktadan çok uygun fiyatlara temin edebileceksiniz.
Serbest zamanımızın ardından aracımıza geçerek Güneydoğu'nun Efes'i olarak bilinen Dara Antik Kenti'ne doğru yola çıkıyoruz.Burada yerleşimin muazzam görüntüsüyle sizleri baş başa bırakıyoruz.
Rehberimizin gerekli anlatımlarından sonra serbest zamanımızda mezarlık ve tapınakları ziyaret edebilir , güzel kareler yakalayabilirsiniz. Devamında konaklama otelimize doğru hareket ediyoruz.
İsteğe Bağlı Olarak Bölgenin Kültürüne Özel Akşam Yemekli Reyhani Eğlencesi Bir Diğer Adıyla Mardin Akşamları Etkinliğine Katılabilirsiniz.
NOT : Bu gece ki konaklamamızda otelimizde akşam yemeğimiz mevcut değildir.
Konaklama: Park Dedeman Hotel
Otelde Alınan kahvaltının ardından ilk durağımız DEYRÜLZAFERAN MANASTIRI olacaktır.
Safran Manastırı şeklinde Türkçe'ye çevirebileceğimiz ve 1166–1932 yılları arasında Süryani Ortodoks Patrikliği merkezi olan Deyrülzaferan Manastırı 5.yyda yapılan bir Süryani Manastırı ve Süryanilerin en önemli merkezlerinden birisidir.
Kendine has kemerli sütunları,işlemeleri,kubbeleri ve iç dış mekanlarında ki taş nakışları ile misafirlerini büyülemektedir.
Yapıyı incelerken rehberimizden süryani inancı,kültürü hakkında bilgiler alıyoruz.
Verilen serbest zaman da İki katlı ve Açık Avlulu Medrese tipinin en güzel örneklerinden olan KASIMİYE MEDRESESİ'Nİ gezip özellikle de ana eyvanda bulunan çeşmeden havuza akan suyun hikayesini rehberimizden dinledikten sonra, başlangıç olarak Kent dokusunun önemli bir unsuru olan Abbara örneklerini, Artuklu mimarisinin en önemli eseri olan Mardin Ulucamisi'ni ziyaret ediyor sonra Mardin’in dar sokaklarında kendimizi bırakarak o atmosferi yaşıyor ve Mezopotamya denizine karşı seyrimizi gerçekleştiriyoruz.
Devamında Eski Mardin'in Tarihi çarşısında alışveriş imkanını ve Mardin dibek kahvesini tatma fırsatını yakalıyoruz. Sırada ki yolcuğumuz Mardin Merkez'e olacaktır.
Yolculuk esnasında eşsiz güzelliğiyle Mezopotamya Ova Manzarasına şahitlik etmiş olacağız.
Merkezde verilecek olan serbest zamanda bölgenin kültürünü tanıyor ve öğle yemeği molamızı burada değerlendiriyoruz.
Ardından Antalya'ya olan uçuşumuz için Diyarbakır Havalimanına doğru hareket ediyoruz.
Havalimanında check-in işlemlerini yaptıktan sonra uçuşumuz için uçağa geçiyoruz.
Antalya'ya inişimizle beraber tüm tur boyunca bize ayrılan vaktin sonuna gelip, bir sonraki turlarda görüşmek dileğiyle sizlerle buradan ayrılıyoruz.
Uçaklı Büyük Doğu Karadeniz ve Yaylalar Turumuzuda İnceleyebilirsiniz.
FİYATLAR VE TARİHLER
| Tarih | İki Kişilik Odada Kişi Başı | Tek Kişi | İki Yetişkin Yanında 1. Çocuk |
|---|---|---|---|
| 15.10.2025 | 22.950 TL | 26.950 TL |
0 – 2 Yaş: 5.950 TL 2 – 5 Yaş: 15.450 TL 6 – 11 Yaş: 19.450 TL |
| 22.10.2025 | 22.950 TL | 26.950 TL |
0 – 2 Yaş: 5.950 TL 2 – 5 Yaş: 15.450 TL 6 – 11 Yaş: 19.450 TL |
| 29.10.2025 | 22.950 TL | 26.950 TL |
0 – 2 Yaş: 5.950 TL 2 – 5 Yaş: 15.450 TL 6 – 11 Yaş: 19.450 TL |
| 8.11.2025 | 22.950 TL | 26.950 TL |
0 – 2 Yaş: 5.950 TL 2 – 5 Yaş: 15.450 TL 6 – 11 Yaş: 19.450 TL |
DAHİLLER
Fiyata Dahil Hizmetler
- Gidiş-Dönüş Uçak Bileti ve Tur Güzergahları Ulaşım
- Urfa Yemekli Sıra Gecesi Eğlencesi
- Varış Günü Alınacak Sabah Kahvaltısı
- Mardin Otelimiz Hariç Tüm Otellerimizde Akşam Yemeği Dahil
- Tüm Otellerimizde Alınacak Kahvaltı Dahil
- 5 Gün Boyunca NEMRUT DAĞI Çıkışını da Kapsayan Tüm Ulaşımlar
- 4 Gece Lüx ve Konforlu Otellerde Konaklama(1 Gece Mardin-1 Gece Şanlıurfa-1 Gece Diyarbakır-1 Gece Gaziantep)
- Halfeti Tekne Turu
- Harran Kümbet Evler Giriş Ücreti
- Konforlu ve Donanımlı Araçlarımızla Yolculuk
- Turizm Bakanlığından Kokartlı Profesyonel Rehberlik Hizmeti
- Seyahat Sigortası
Fiyata Dahil Olmayan Hizmetler
- Otel Dışında Alınacak Olan Yemekler ve Kişisel Harcamalar
- Özel Müze Giriş Ücretleri
- Müze Kartı yanınızda bulundurunuz.
Hakkında
Göbeklitepe: Tarihin Sıfır Noktası
Göbeklitepe, insanlık tarihini değiştiren en önemli arkeolojik keşiflerden biri olarak kabul edilir. Şanlıurfa’nın 15 km kuzeydoğusunda yer alan bu antik alan, bugüne kadar bilinen en eski tapınak kompleksi olarak tanımlanmaktadır. Yaklaşık 12.000 yıl önce, Neolitik Çağ’da inşa edilen Göbeklitepe, insanlık tarihine dair birçok varsayımı altüst etmiş ve medeniyetin doğuşuyla ilgili yeni sorular ortaya çıkarmıştır.
Göbeklitepe, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almakta olup, dünya çapında arkeologların ve tarihçilerin ilgisini çeken eşsiz bir kültürel mirastır.
Göbeklitepe’nin Keşfi ve Kazı Çalışmaları
Göbeklitepe, 1963 yılında İstanbul Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi’nin ortak çalışmaları sırasında keşfedilmiş, ancak büyük bir arkeolojik alan olduğu uzun süre fark edilmemiştir.
Gerçek anlamda kazı çalışmaları, 1994 yılında Alman arkeolog Klaus Schmidt ve ekibinin bölgeyi incelemeye başlamasıyla hız kazanmıştır. Schmidt, bölgedeki taş yapılar ve anıtsal dikilitaşların (stel) tapınak kompleksi olduğunu belirleyerek insanlık tarihinin en büyük keşiflerinden birini yapmıştır.
Klaus Schmidt ve ekibi, kazılar sırasında yaklaşık 20 dairesel yapı keşfetmiş ancak bunların yalnızca bir kısmı gün yüzüne çıkarılmıştır.
Bu kazılar, Neolitik dönemde avcı-toplayıcı toplumların tapınaklar inşa ettiği ve dine dayalı bir sosyal yapı oluşturduğu fikrini güçlendirmiştir.
Schmidt’in 2014’te vefat etmesinden sonra kazılar Türk arkeologlar tarafından sürdürülmektedir.
Göbeklitepe’nin Mimari Özellikleri
Anıtsal Dikilitaşlar ve T Şeklindeki Taşlar
Göbeklitepe’de, 3 ila 6 metre yüksekliğinde ve 10 ila 20 ton ağırlığında T şeklindeki dikilitaşlar bulunmaktadır.
Bu taşların bazılarında hayvan figürleri, insan kabartmaları ve soyut semboller oyulmuştur.
Bu figürlerin dini veya ruhani anlamlar taşıdığı düşünülmektedir.
Dairesel Yapılar ve Tapınaklar
Göbeklitepe’de büyük taşlardan oluşturulmuş yuvarlak planlı tapınak yapıları bulunmuştur.
Bu dairesel yapılar, insanların topluca ibadet ettiği kutsal alanlar olarak kabul edilmektedir.
T şeklindeki dikilitaşların, tapınaktaki ritüellerin merkezi olduğu tahmin edilmektedir.
Taş Kabartmalar ve Figürler
Göbeklitepe’nin en dikkat çekici özelliklerinden biri de üzerine kazınmış kabartma hayvan figürleridir.
Aslan, tilki, yılan, yaban domuzu ve akbaba gibi hayvan figürleri sıkça görülmektedir.
Bu figürler, Göbeklitepe’nin bir tür dini merkez veya kutsal alan olarak kullanıldığı fikrini desteklemektedir.
Göbeklitepe’nin Tarihî ve Kültürel Önemi
Göbeklitepe’nin keşfi, tarihsel açıdan büyük bir öneme sahiptir.
Tarım ve Yerleşik Hayat Teorilerini Değiştirdi
Önceden, insanların yerleşik hayata geçtikten sonra tarım yaparak büyük yapılar inşa ettiği düşünülüyordu.
Ancak Göbeklitepe, tarımdan önce de büyük dini yapıların inşa edildiğini gösterdi.
Bu keşif, insanlık tarihindeki yerleşik yaşam ve din ilişkisine dair yeni tartışmalara yol açtı.
Dinin ve Ritüellerin Erken Tarihi
Göbeklitepe’nin bir dini merkez olduğu ve insanların buraya topluca ibadet etmeye geldiği düşünülmektedir.
Bu, inanç sistemlerinin ve ritüellerin insanlık tarihinde çok erken dönemlerde geliştiğini gösteren bir kanıttır.
İlk Toplumsal Organizasyonlar
Böylesine büyük taşların yontulup dikilmesi, toplumsal bir organizasyonun varlığını gösterir.
Bu da, Neolitik Çağ’daki avcı-toplayıcı toplulukların düşündüğümüzden daha karmaşık bir sosyal yapıya sahip olabileceğini göstermektedir.
Göbeklitepe’nin Gizemleri
Göbeklitepe ile ilgili hâlâ birçok soru işareti bulunmaktadır.
Kimler Tarafından ve Neden İnşa Edildi?
Göbeklitepe’yi kimin inşa ettiği ve hangi amaçlarla kullandığı tam olarak bilinmemektedir.
Bu yapılar, tanrıya tapınmak veya ölüleri anmak için mi inşa edildi?
Neden Toprağa Gömüldü?
Yapılar M.Ö. 8000 civarında bilinçli olarak toprakla örtülmüştür.
Bu, bir tür ritüelin parçası mıydı yoksa başka bir amaç mı güdülüyordu?
Daha Eski ve Gömülü Yapılar Var mı?
Göbeklitepe’de kazılar hâlâ devam etmektedir ve toprak altında çok daha fazla yapı olabileceği düşünülmektedir.
Göbeklitepe’nin Günümüzdeki Durumu
Göbeklitepe, 2011 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınmış ve 2018’de kalıcı listeye dahil edilmiştir.
2019 yılı “Göbeklitepe Yılı” olarak ilan edilmiş ve bölgeye olan ilgi artmıştır.
Ziyaretçiler için özel yürüyüş yolları ve koruma çatısı yapılarak, alan turizme açılmıştır.
Göbeklitepe, bugün tarih ve arkeoloji meraklılarının mutlaka görmek istediği bir merkez haline gelmiştir.
Giriş
Sabancı Camii, Türkiye’nin güneydoğusunda, Adana ilinde yer alan ve ülkenin en büyük camilerinden biri olarak kabul edilen görkemli bir ibadethanedir. Mimari estetiği, geniş kapasitesi ve modern yapısıyla dikkat çeken Sabancı Camii, sadece dini bir merkez değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal bir buluşma noktasıdır. Türkiye’deki cami mimarisinin çağdaş bir örneği olan Sabancı Camii, Osmanlı ve Selçuklu mimari unsurlarını modern yorumlarla harmanlayarak inşa edilmiştir.
Tarihçe
Sabancı Ailesi ve Projenin Başlangıcı
Sabancı Camii’nin yapımı, Sabancı ailesinin önemli bir sosyal sorumluluk projesi olarak başlamıştır. Türkiye’nin en büyük iş insanlarından olan Sabancı ailesi, Adana’ya böyle görkemli bir cami kazandırmak amacıyla 1988 yılında bu projeyi hayata geçirmiştir. Yapım süreci yaklaşık 8 yıl sürmüştür.
İnşaat Süreci
1988 yılında temeli atılan cami, 1998 yılında ibadete açılmıştır. İnşaat süreci boyunca hem modern mühendislik teknikleri hem de geleneksel el işçiliği bir arada kullanılmıştır. Projede Türkiye’nin önde gelen mimarları ve sanatçıları görev almıştır.
Mimari Özellikler
Genel Tasarım
Sabancı Camii, Osmanlı klasik cami mimarisinin izlerini taşırken aynı zamanda modern bir tasarıma sahiptir. Caminin kubbesi, yüksekliği ve iç mekan düzeniyle dikkat çeker. Yapının estetik detayları, ince işçilik ve geniş kullanım alanları bir araya getirilmiştir.
Boyut ve Kapasite
Toplam Alan: Yaklaşık 6.600 metrekare
Kapasite: Aynı anda 28.500 kişinin ibadet edebilmesi mümkün
Kubbeler: Ana kubbe 32 metre çapında, yüksekliği ise 54 metreyi bulur.
Minareler: 6 adet, her biri 99 metre yüksekliğinde, Türkiye’nin en uzun minareleri arasındadır.
Malzemeler
Sabancı Camii’nde kullanılan malzemeler büyük titizlikle seçilmiştir. Mermer, granit ve özel işçilikle yapılmış ahşap detaylar, caminin iç ve dış dekorasyonunda öne çıkar. Camide kullanılan mermerler Türkiye’nin farklı bölgelerinden temin edilmiştir.
İç Mekan Özellikleri
Ana Salon ve Kubbe
Ana ibadet salonu geniş ve ferah bir alana sahiptir. Kubbenin iç kısmı hat sanatlarıyla süslenmiş ve Kuran ayetleriyle bezenmiştir. Işıklandırma, doğal ve yapay ışık kaynaklarıyla dengelenmiş olup, manevi bir atmosfer yaratır.
Minber ve Mihrab
Minber ve mihrab, el işçiliğiyle hazırlanmış ve estetik açıdan dikkat çeken unsurlardır. Minber, ince oymalar ve hat sanatıyla zenginleştirilmiştir.
Halılar ve Zemin
İç mekanda kullanılan halılar, hem konfor hem de estetik amaçlıdır. Özel tasarımlı ve yüksek kalitede dokunan halılar, ibadet edenlerin rahat etmesini sağlar.
Dış Mekan ve Peyzaj
Bahçe ve Çevre Düzenlemesi
Caminin çevresi, yeşil alanlar, yürüyüş yolları ve dinlenme mekanları ile düzenlenmiştir. Peyzaj mimarisi, caminin estetiğini tamamlayan doğal unsurlarla zenginleştirilmiştir.
Minareler ve Cephe
Altı adet minare, caminin simgesi haline gelmiştir. Minarelerin zarif ve dengeli yapısı, caminin dış cephesinde uyumlu bir bütünlük oluşturur. Dış cephede kullanılan taşlar ve süslemeler, bölgenin mimari geleneklerine saygı gösterir.
Kültürel ve Sosyal Rolü
Sabancı Camii, sadece ibadet alanı değil, aynı zamanda Adana’nın kültürel ve sosyal yaşamının önemli bir parçasıdır. Camide çeşitli dini eğitim programları, seminerler, konferanslar ve sosyal etkinlikler düzenlenmektedir.
Eğitim Faaliyetleri
Cami bünyesinde Kur’an kursları, dini sohbetler ve farklı yaş gruplarına yönelik eğitim programları bulunmaktadır. Bu programlar, dini bilgilerin aktarılması ve toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi açısından önem taşır.
Sosyal Hizmetler
Sabancı Camii, Ramazan ayında iftar programları, ihtiyaç sahiplerine yardım organizasyonları gibi sosyal sorumluluk projelerine ev sahipliği yapar.
Ziyaretçi Deneyimi
Turistik İlgi
Sabancı Camii, mimari ihtişamı ve büyüklüğüyle Türkiye’nin önemli turistik noktalarından biridir. Yerli ve yabancı ziyaretçiler, caminin detaylı mimarisini, hat sanatlarını ve zarif işçiliğini görmek için burayı ziyaret eder.
Fotoğraf ve Sanat
Cami, fotoğrafçılar ve sanatçılar için ilham kaynağıdır. Kubbe içi süslemeleri, minarelerin zarafeti ve çevresindeki peyzaj, birçok sanat eserine konu olmuştur.
Teknik ve Mühendislik Özellikleri
Sabancı Camii, mühendislik açısından da dikkat çekicidir. Deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmiştir. Modern betonarme sistemler kullanılarak yapı sağlamlaştırılmış, ancak dış görünümde klasik cami estetiği korunmuştur.
Sabancı Camii ve Adana Şehri
Cami, Adana’nın simgelerinden biri olarak şehir siluetinde öne çıkar. Şehrin kültürel zenginliğini temsil eder ve hem yerel halk hem de ziyaretçiler için manevi bir merkezdir.
Sonuç
Sabancı Camii, Türkiye’nin en büyük ve en ihtişamlı camilerinden biri olarak, hem mimari hem de kültürel açıdan büyük önem taşır. Osmanlı ve Selçuklu mimari geleneklerinin modern tekniklerle buluştuğu bu eser, Adana’nın tarihine ve güncel yaşamına değer katan bir başyapıttır. İbadet, kültür, sanat ve sosyal hayatın iç içe geçtiği Sabancı Camii, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunar.
